29 Şubat 2024 - Perşembe

DEPREM GAZZE VE SEÇİM ÜÇGENİ

Bizi neyle korkutacaklar? Kendilerini "RIZKIMIZIN EFENDİSİ" ilan edenler, İsrail ticaretinden ceplerini doldurdukları haramın daniskası paralarla bize ne perhiz verecekler dersiniz?

Yazar - Hidayet ÇAKIR
Okuma Süresi: 5 dk.
Hidayet ÇAKIR

Hidayet ÇAKIR

- Araştırmacı Yazar
Takip EtGoogle News


6 Şubat depremzedeleri ile Gazzeli mazlumlar arasındaki farkı konuşmadan önce bir kaç hususu bilmekte fayda var

 

Depremden 11 il etkilenmiş, doğrudur.
3 il yerle bir olmuş geriye kalanların hasar durumu belli. 3 Vilayete Malatya'yı da dahil edersek geriye kalanların neden aynı kefede olduğunu düşünmek için bir kaç neden çıkıyor ortaya:

ALGISAL MAZERET

Depremi geniş çaplı göstermek, devletin refleksini zayıf göstermenin önüne geçen algısal bir girişim. Yani depremin belirli bir bölgedeki yıkıcı etkisini 3 değil 11 ilde göstermek, "DEVLET NE YAPSIN KARDEŞİM!" savunması üzerine kurulmuştur.

SİYASAL MAZERET

Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve bu iller arasındaki şehirler yerle bir oldu. Bilanço hala tartışma konusu. Bu 3 kritik şehre ayrılması gereken bütçe, Malatya, Adana, Diyarbakır ve Gaziantep'in siyasi lobileri tarafından fırsata çevrilince bu 3 il mağdur edildi.


NORMALLEŞME YALANI

Depremin etkisinin 130 atom bombasına denk geldiği ifade edildi.
Komediye bak şimdi! 130 atom bombası yemişsin ama;
1-Banka ve kamu borçlarını sadece 6 ay ertelemişsin!
2-Esnafın belirli bir kesimine faizsiz kredi verip, belirli bir kesimini bundan mahrum bırakmışsın.
3-Yıkılacak/yıkılmış bir evi yok diye kiracıyı depremzede saymamış ve konutlardan mahrum bırakmışsın. Üstelik de ev sahiplerinin insafına terk etmişsin.
4-Bölgede ölen yüzlerce yerel gazeteciyi senin saçma sapan kriterlerine uymuyor diye (resmi olarak) gazeteci olarak bile anmamışsın.
5-Otuz dairesi yıkılan adama da; 1 dairesi yıkılan adama da 1 daire vermişsin.
6- 130 Atom bombasına denk demişsin ama 1 ay sonra işe gelmeyen kamu personeline hesap sormuşsun.
7- 130 Atom bombası patlamış ama hemen akabinde trafik cezası yağmuru başlatmışsın.
8- 130 Atom bombası patlamış ama seçim sonrasında düğün dernek halay çekmişsin, şampiyonluğu kutlamışsın.
9- 130 Atom bombası patlamış ama hala öğrencilere uzun uzadıya ders programları yapmışsın, helal!
10- 130 Atom bombası demişsin ama bilim insanlarının "DEPREMDEN DAHA ÇOK CAN ALIR" dediği ASPEST tehlikesi için göstermelik tedbirler almışsın.
11- 130 Atom bombası patlamış ama ne hikmetse bazı kurum müdürleri eski arabalarından lüks arabalara terfi etmiş!
12- 130 Atom bombası patlamış ama 1 tane kamu görevlisi hakkında dahi 1 tane soruşturma açılmamış.


Daha fazlası var da malumun ilamı olmasın artık


130 ATOM BOMBASIYMIŞ! Tarihi tahribat sonrası bu işi düzeltebilecek yegane kurum olan Belediye için, orman kanunlarında uzman bir aday çıkarmışsın ama tanıyan bilen yine kendi cenahı!
Anlaşılan biz GERÇEK ÖLÜ SAYISINI tartışırken, birileri yine yapmış yapacağını.
Geçerse "geçmiş olsun" diyeceğiz de geçmedi işte. 388 gün geçti ama geçmiş olmadı.
Bizi unutanlar, Gazze'yi nasıl hatırlasın abi? Gazzeli çocuk ne demişti: "Ölüm bile sizden daha merhametli". Gerçi Gazzeliler ile bizim depremzedeler arasında bir fark var. Biz, bizi sahipsiz bırakanların elini eteğini öperken, Gazze'de bir avuç mücahit, dünyanın en donanımlı ordusunda savaşan askerleri altına pislettiler. Şaka yapmıyoruz. Hatta bu yüzden bir çok askerin çocuk bezi taktığını biliyoruz. Aradaki farkı anlayan anlamıştır sanırım.
İşte depremden sonra Adıyamanlı yerlilerimizin deyimiyle "sadece qav qav" edenler de ölümden daha merhametsiz bir politika izlediler. Kendi kamu düzenlerini ivedilikle yola koyanlar, Fema kamplarına dönen konteyner kentlerde depremzedeleri şartlı tahliye mahkumlarına döndürdü adeta. Fakat onların bunu yapma sebeplerini yine en sona sakladım. Evet, bunu yaptılar çünkü sen bunun olmaması için herhangi bir refleks göstermedin. 

Gelene ağam, gidene paşam dersen olacağı bu. Ama bitmedi. Bu bir dizi senaryosu olduğu için devamı var. Bakalım daha seçilmeden belediye sarayının iç işlerine karışan Ziya Paşa için ne dümenler çevirecekler? Bizi neyle korkutacaklar? Kendilerini "RIZKIMIZIN EFENDİSİ" ilan edenler, İsrail ticaretinden ceplerini doldurdukları haramın daniskası paralarla bize ne perhiz verecekler dersiniz? Hmm?

 

Ne demişti Yeşil Efendi: "Sizden korkan sizden beter olsun"

 

Selam ve duayla...

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.